-
Cumali Sabırlı
Tarih: 25-03-2021 19:26:00
Güncelleme: 25-03-2021 19:26:00
Takvimin en güzel günü...
31 Aralık 1954..
Bir güneş doğuyor sabahın hayrıyla.
Konuldu adı dediler ki bu Muhsin
İyilik eden, güzel işler yapan olsun diye
Dediler adına Muhsin.
Yazgıdır ya bu daha doğar doğmaz
Gözlerinde alev, yüreğinde cesaret
Herkes tanıdı bir sözüyle
Dediler adı Muhsin soyadı Yazıcıoğlu.
Neydi ki bu yiğit adam
Adı dillerden düşmeyen
Bir Muhsin var dediler.
Bırakıyor ardında yaşlı gözler
Çıkıyor devlet, millet uğruna yollara
Kar, kış, mücadele..
Öyle cesur, öyle yiğit.
Bir sevda uğruna, süzülürken
Gökyüzü en sevdiği ile
Bir ağıt yaktı Keş Dağı
Dediler bir Muhsin var bağrında
Etme, duyurma bize bu kara haberi
Ver bize yüreği cesur adamı.
Ve inledi tüm Türkiye
Keş Dağı ile..
Muhsin Yazıcıoğlu bağrımda
Uyan ey halkım, bak gidiyor en sevdiğin
Gidiyor en seveniniz.
Kara çıkarttık adını Keş Dağı
Aldın en sevdiğimizi.
Dedik bir Yazıcıoğlu var.
Etme bizi onsuz, kılma vatanı Muhsinsiz.
Kaderdi ya sevdamız
Bayraktı ya kavgamız
Hep en önde cesurca
Bir Muhsin var dedik.
Farklıydı, ilk günden beri.
Ve duyurdu yine adını Muhsin.
Bak üstümde toprağımın, vatanımın kara bağrı
Çok severken bu toprakları
Yine bu topraklar üstünde alındı canı, cananı.
Bu dünya bir han..
Gelen yolcu giden yolcu.
Ama dediler ki bir Muhsin var bu ulu handa
Geldi, gitti ama adı var.
Dört diyara yayılan.
Şerefi var dağlar kadar engin
Denizler gibi coşkulu.
Bir Yazıcıoğlu geçti bu handan
Ölüm ne yapar bu ulu isme.
Hep yaşar, hep anılır.
Bu koca isimle.
Cumali SABIRLI